Islamic Relief’ten Majdi Samaan, krizle boğuşan Afganistan’dan bildiriyor, coğrafyanın kararlı insanları, umutlu bir gelecek adına mücadelelerine devam ediyor.*

Hafif güneş ışıkları, pamuk gibi bulutların arasından süzülerek Bamyan dağlarının üzerine düşüyor.

Tüm dünya ilerlerken geride kalan Afganistan, 40 yıldan fazla bir süredir, adaletsizliklerle mücadele etmekte. Bu ülke, birçok açıdan diğer ülkelere bağımlı olarak varlığını devam ettiriyor.

Burada nereye gidersem gideyim, Afganistan’ın yaralarını görüyorum. İnsanlar bombardımandan harabeye dönmüş evlerde yaşıyor, şahit oldukları tüm acılar, yüzlerine adeta kazınmış durumda. Buradaki gençlerin çoğu işsiz ve daha iyi bir yaşam arayışıyla ülkeyi terk etmenin hayalini kuruyorlar.

Bamyan'da yıkılmış evler

Her sokak başında üzücü bir hikâye var. Afganların acıları henüz devam ederken, kız çocuklarının okuldan uzak kalması, bu acıları daha da derinleştiriyor.

Afganistan’ın en büyük şehri Mazar Sharif’i ziyaret ettiğimde edindiğim bilgilere göre burada kız çocuklarının okula gitmelerine izin veriliyor. Fakat ülkenin kalan kısmında bu maalesef imkânsız. Sayısız kız çocuğu belirsiz bir gelecek ile karşı karşıya. Çok yakında üniversitelerde de kız öğrencilerin sayıları giderek azalacak. Tüm bunlara rağmen birçok aile gösterilerin yasaklanması, geçim derdi ve diğer sıkıntılar nedeniyle, bu gidişatı değiştirmek adına bir şeyler yapabilecek güçte hissetmiyor.

Afganistan’ın bir diğer büyük ve merkezi şehri olan Bamyan’a giderken, yoksullukla ve gelmekte olan kış mevsiminin zorlu hava şartlarıyla mücadele edecek olan birçok Afganla karşılaştım.

50 yaşındaki Ahmad, insanların aslında özgür olmak ve bu topraklardan gelen iyiliği geri kazanmak istediklerini, fakat özellikle yoksul insanların barınabileceği yerlerin yıkıldığını söylüyor.

Ahmad bana işçilerin yolları nasıl tamir ettiğini ve inşa edilmekte olan yeni binaları gösterirken ben, bu ülkenin yeniden ayağa kalkabileceğini umuyorum. O ise hayatın, kaybedilenleri geri vereceğini söylüyor.

Fatima, 7 yaşında, doktor olmak istiyor

Ülkedeki Ekonomik Kriz, Yardımların Kesilmesiyle Birlikte Aileleri Derinden Etkiliyor

Afganistan, on binlerce insanın ülkeyi terk etmesi ve kadınların iş hayatından çekilmek zorunda kalması sonucu ekonomik çöküşün eşiğine geldi. Büyük bir insani krizinin yaşandığı ülkeye, ciddi yardımların ulaştırılması gerekiyor fakat şu ana kadar gelen destekler, oldukça yetersiz.

Bir ağacın altında, evlerinin bahçesinden topladıkları meyveleri satan bir gurup çocuğa rastladım. 13 yaşlarında olan en büyükleri bu meyveleri birazcık da olsa para kazanıp ailelerine un alabilmek için sattıklarını anlatıyor.

Birleşmiş Milletler’e göre Afgan halkının %95’i açlıkla mücadele ediyor. Çocuklar, anne ve babalar, karşılaştıkları zorluklara karşı omuz omuza göğüs geriyorlar. Her ne kadar yüzleri yorgun gözükse de moralleri yüksek ve onurlu bir yaşam sürmeye kararlılar.

Burada tanıştığım her insan, Afgan toplumuna özgü karakteristik özellikler olan nezaket, saygı ve dayanıklılığı yansıtıyor. Aileler birbirlerine yardım ediyor, gerektiğinde bir lokma ekmeği paylaşıyor ve asla vazgeçmiyorlar. Anneler, çocuklarını eğitimlerine devam etmeleri için teşvik ediyor.

Maryam, 82 yaşında, 2 hafta önce oğlunu kaybetmiş, torunları ile kışı nasıl geçireceğini düşünüyor

Kadınlar Parlak Bir Gelecek İnşa Etmeye Kararlı

Bamyan’da tanıştığım Zainab, çocuklarının bölgedeki yaşamı iyileştirme çabalarının bir parçası olmasını istiyor ve ekliyor “Çocuklarımın eğitiminden ve kendilerini geliştirmelerini daima destekleyeceğim. Onlar geleceğimizin mimarı olacaklar”.

Zainab, bu iyimserliğinde yalnız değil. El yapımı ürünlerle kendi geçimlerini sağlayan kadınlarla karşılaştım. El emeğiyle ürettikleri sanat eserlerini görünce Afganistan’ın bu alanda neden ünlü olduğunu anlamak kolaylaşıyor, örneğin burada yapılan halılar dünya çapında en iyiler arasında kabul ediliyor.

Tüm bunlar arasında, Islamic Relief’in Birleşmiş Milletler Geliştirme Programı (UNDP) tarafından desteklenen projesinde yer alan 5 çocuk annesi, muhteşem Amina ile tanışıyorum. Amina’nın gerekli destek verilirse çok çalışıp ailesini destekleyebileceğine dair olan inancı tam.

“Yardımlara bağlı yaşamak istemiyorum, burada, köyümde çalışabilir ve toplumun aktif bir üyesi olabilirim”

Kendisi online bir mağaza üzerinden el yapımı ürünlerini tüm dünyaya pazarlamak istiyor. Böylelikle lokal satışlardan kazandığı 20$’dan çok daha fazlasını kazanabilir.

Amina, 5 çocuk annesi, kendi mağazasını açmayı ve online satış yapmayı planlıyor

Afganların Yardıma İhtiyaçları Var

Islamic Relief’in proje katılımcılarından bir diğeri olan Halima, kadınların güçlendirilmesinin önemini vurgulamak istiyor ve şunları söylüyor, “Diğer kadınlar yüksek kaliteli ve doğal süt ürünleri üretiyor. Bu hem çocuklarının gelişimi ve beslenmeleri için iyi, hem de aileleri için bir gelir kaynağı. Bu tür çalışmaların desteklenmesi, hem kadınların bağımsızlıklarını kazanıp kendi ayakları üzerinde durabilmelerine, hem de Afganistan’ın mirasını koruyabilmelerine yardımcı olabilir.

UNDP ve Islamic Relief Worldwide tarafından finanse edilen proje, yaklaşık 200 tarımsal sulama sistemini rehabilite etmek için yerel toplulukları istihdam ediyor ve 158.000’den fazla aileye yiyecek ve diğer temel ihtiyaçları satın almak için ihtiyaç duydukları parayı sağlıyor.

Afganistan’da ülkelerini seven ve her şeye rağmen direnen, yalnızca bir yardım elinin uzanmasını bekleyen cömert insanlar var. Kaybettikleri her şeyi yeniden inşa etmek ve daha parlak bir geleceğe doğru ilerlemek için ihtiyaç duydukları desteği bulmaları adına dua ediyorum.

*Islamic Relief Worldwide yazarı Majdi Samaan’ın blog yazısıdır.

© 2023 Islamic Relief Türkiye - Vakfımıza, T.C. İstanbul Valiliği’nin 13.01.2023 tarih ve 364720 sayılı olurlarıyla Türkiye genelinde bir yıl boyunca yardım toplama izni verilmiştir.